0-12 Ay Bebek Beslenmesi

Anne sütü mükemmel besin içeriği ile kolay hazmedilir bu yüzden bebekler ihtiyaçlarını karşılamak için en üst düzeyde kullanır. Bebeğinizi hastalıklardan korur, mamalarla beslenmeden daha ucuza mal olur. Bunun ötesinde emzirmek suretiyle, anne bebek bağının kurulması kolaylaşır, yeni bir gebeliğin gecikmesi ve annenin sağlıklı kalması mümkün olur.

Doğumdan sonraki ilk 4 ayda yalnızca anne sütüyle beslenen bebekler ishal ve zatürre gibi bulaşıcı hastalıklara, alerjik rahatsızlıklara daha az yakalanırlar, daha sağlıklı büyürler. Bu nedenle ilk 4-6 ay bebeğinizi tek başına anne sütüyle besleyiniz. Bu aylarda anne sütüyle birlikte verilen ek besinler bebeğin anne sütünden yeterince yararlanmasını engeller.

Eğer anne sütü yetersiz ise ilk dört ay beslenme mamalarla desteklenmelidir. Bebek öncelikle emzirilmeli daha sonra alabildiği kadar mama verilmelidir. Anne sütü hiç yoksa ana besin kaynağı olarak mama kullanılmalıdır. Zorunlu olmadıkça bebeklere ilk 1 yaşta inek sütü verilmemelidir. İnek sütünün içindeki demir yeterince emilmez, kansızlığa yol açar. kolay mikroplanır. Allerjiye ve gizli bağırsak kanamalarına, sancı ve gaza yol açabilir.

Bebeğinizin yalnızca anne sütüyle beslendiği bu dönemde, su kaybına yol açan hastalık halleri dışında ilave su gereksinimi yoktur.

İlk günlerde gelen anne sütü çok besleyicidir. Bebeğinizi istedikçe ve sık sık emzirerek bu sütten yararlanmasını sağlayınız. Anne sütünün artmasını sağlamak için sık emzirme birinci koşuldur. Bebeğinizin emmediği durumlarda, göğsünüzde süt birikimi söz konusu olduğunda tırile adı verilen pompalarla boşaltma işlemi yapabilirsiniz. Bu pompalar hemen her eczaneden kolaylıkla temin edilebilmektedir.

Tüm annelerin sütü yararlıdır. Başlangıçta oldukça koyu olan sütünüz zamanla sulu bir hal alır, bu anne sütünün genel özelliğidir ve tamamen doğal bir durumdur. Benim sütüm bebeğime yaramıyor gibi sözlerin hiçbir anlamı yoktur. Çünkü her annenin sütü kendi bebeği için özeldir.

Bebeğiniz her beslenmeden sonra az miktarda kaka yapabilir, bu durum bazen yanlışlıkla ishal olarak değerlendirilir. Oysaki altın sarısı renkte, kötü kokmayan, sulu, günde 7 - 8 kereye kadar olabilen bu dışkı tamamen normaldir. Yine aynı özellikleri taşıyan ama 3 günde bir bol miktarda yapılan kaka da normal kabul edilir. Ancak dışkı çok sert ise nedeni araştırılmalıdır.

Göğüs uçlarında meydana gelen çatlaklar genel kanının aksine, temizlikteki yetersizlikten değil, uygun emzirme pozisyonunun ve tekniğinin sağlanamamasından ileri gelir. Bebek, memenin sadece ucunu değil renkli kısmın önemli bir bölümünü bir ağız dolusu almalı, çene ucu meme cildine temas eder vaziyette ve alt dudak dışa kıvrılmış olmalıdır. Bu şekilde bebeğin yanaklarında oluk oluşur ve yutkunarak annesinin sütünü aldığı kolayca fark edilir.

Eğer çatlak meydana gelmişse doğru pozisyonda ve uygun emzirme tekniğiyle sorun kısa sürede halledilir. Beslenme sonrası bir miktar anne sütünün çatlak bölgelere sürülerek kurutulmasının yararlı olduğu düşünülmektedir.

Emziren anneler her zaman bol ve pamukludan yapılma sutyen giymelidirler. Anne sütünün yetmediği inancıyla doktora danışmadan yeni bir gıdaya başlanmamalıdır. Düzenli kilo alan, günde ortalama 6 kez beslenebilen, bezini günde 6 defa ıslatan bir bebek anne sütünü yeterince alıyor demektir. Kaka sayısı beslenmenin değerlendirilmesinde güvenilir bir işaret değildir.

Anne sütünün yeterliliği en iyi çocuğun gereken tartıyı almasıyla anlaşılır. Bu nedenle bebeğinizi düzenli aralıklarla sağlık kontrollerine götürünüz

Çalışan anneler sütlerini sağdıktan sonra, kaynatılarak steril edilmiş şişelerde oda sıcaklığında 8 saat, buzdolabında 24 saat ve buzlukta dondurarak 6 ay saklayabilirler. Bu amaçla saklanan anne sütü hiçbir zaman kaynatılmamalıdır. Eğer ısıtılmak istenirse benmari usulü ısıtılmalıdır.

Bebeklerini emziren annelerin iyi beslenmesi anne bebek sağlığı açısından çok önemlidir. Bu nedenle annelerin; günde 2 litre (10 su bardağı) kadar sulu gıdalar (su, süt, az şekerli limonata, komposto çorbalar, vb.) almaları önerilir.

Günlük beslenmede en az 2 su bardağı süt veya yoğurt, 1 köfte kadar et ve bir adet yumurta, 3 ince dilim ekmek veya 3 porsiyon unlu yiyecek 2 adet meyve bulunmalıdır. Anne sütü verirken sigara içilmemeli, çay ve kahve gibi besleyici değeri olmayan içecekleri tüketmemelidir.

Anne sütü alan bebeğin ilk 6 ay başka hiçbir şeye gereksinimi yoktur. Baş ve eller açık olarak 0.5-2 saat/hafta süreyle güneş ışığından yararlanamayan bebeklere 1 yaşına kadar D vit (400 iu/gün) verilmelidir. 6. Aydan sonra içme suyundaki <0.3 ppm olması durumunda ise flor başlanmalıdır.

4-6 ARASI BEBEK BESLENMESİ

Yalnız anne sütüyle beslenen bebeklerde ek gıdalara altıncı aydan sonra başlanır. Anne sütüyle yeterli büyüme gelişme sağlanıyorsa sadece anne sütüyle 6. aya kadar beslemeye devam edilir, bu durumda ek gıdalara altıncı aydan sonra başlanır.

Bu dönemde çocuğunuza verdiğiniz ek gıdalar anne sütünün tamamlayıcısıdır. Ek gıdalar; çocuğun ayına uygun büyüme ve gelişme sürecini destekleyen, değişik tatlarla tanışmak suretiyle sonraki aylarda kolay yeme alışkanlığı kazandıran, besleyici değeri yüksek ama allerji yapma niteliği az olan besinlerdir. Meyve suyu veya meyve püresi, sebze çorbası veya sebze püresi, muhallebi, yoğurt, peynir, reçel, bisküvi, ekmek, yumurta bebek beslenmesinde önde gelen ek gıdalardır.

Ek Gıdalara neden bebek 6 aylık olduktan sonra geçilir?

İlk 6 ayda ek gıda verilmesi tavsiye edilmez. Çünkü bu dönemde ek gıdalar bebeğin ihtiyaçlarına uygun değildir. Bebeğin sindirim sistemi bu gıdaları sindirmeye hazır değildir. Eğer ilk 6 ayda ek besinlere geçilirse besin protein alerjilerine oluşabilir. Bebeğin gelişimi yetersiz kalır. Bebek bu dönemde ağzına verilen besin maddelerini tükürür. Çünkü emme refleksi aktiftir ve emmeye çalışır. Yutma yeterince gelişmemiştir.

İkinci altı ayda ise anne sütü ya da mama primer beslenme kaynağı olarak devam eder. Beslenme alışkanlığındaki en önemli değişim katı gıdalara geçiştir. Bu dönemde besinleri sindirmek için sindirim sistemi daha iyi gelişmiştir. Diş çıkarma başlamıştır. Isırma ve çiğneme daha koordinelidir. Baş kontrolü gelişmiştir. Ek gıdalara geçiş için uygun dönemdir.

Ek besinlere erken başlanması besin protein alerjilerine, koliğe, demir eksikliğine, yetersiz kilo alımına, kabızlık ya da ishale, kusmaya yada iştah azalmasına neden olabilir. Geç başlaması ise yine yetersiz beslenmeye ve bebeğin yeni tatlara alışmasını güçleştirir.

EK BESİNLERE BAŞLARKEN DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN DURUMLAR

lk 6 ay sadece anne sütünü vermek kadar bu aylardan itibaren ek besinlere tam zamanında başlanması da son derece önemlidir. Bebekte tat duyusu erkenden gelişir. Ek besinlere başlamak için önce annenin, bakım veren kişinin istekli ve sabırlı olması çok önemlidir. Çünkü bu dönem bebek açısından geçiş dönemidir.

1. Bebek kaşıkla ilk tanıştığı zaman çoğunlukla onu almak istemez ve memnun değilmiş gibi görünür. Besinler küçük miktarlarda kaşıkla dilin arka tarafına verilmelidir. Eğer dilin ön tarafına verilirse bebek spontan olarak onu tükürür. Çünkü emme hala aktiftir.

2. Yiyecek alerjilerini tanımlamak için her yeni yiyecek 4-7 gün aralarla verilmelidir.

ilk kez denediğiniz bir besini başlangıçta 2-3 çay kaşığı verip, alerji belirtileri (yüzde, vücutta kızarıklıklar, karında şişlik, gaz sancısı, huzursuzluk, kusma, ishal...) görülmediği takdirde günbegün arttırılır. Yaklaşık 15-20 gün içinde herhangi bir alerji belirtisi görülmezse denenen besin bundan sonrası için rahatlıkla verilebilir.

3. Yeni bir gıdaya çocuk aç iken başlayınız. Sevmediği bir gıda konusunda ısrar edilmemeli, bir süre sonra tekrar denenmelidir.

4. Alerji belirtileri ortaya çıktığı takdirde denenen besin 10-20 gün verilmez. Daha sonra aynı besin daha önce anlatıldığı şekilde yeniden başlanır. Eğer yine alerji olursa tekrar kesilerek bir süre sonra denenir.

5.Yumuşak kıvamlı gıdalardan daha katılara aşamalı olarak geçilir. Çünkü bebeğin önce emme, , sonra ısırma en sonda çiğneme işlevi gelişir.

6- Püre hazırlarken vitaminlerin kaybolmaması için, mikser yerine cam rende kullanılmalıdır.

7- İlk denenecek meyvanın portakal, mandalina, limon; sebzenin de lahana, patlıcan, pırasa, maydanoz, kereviz, karnabahar, pancar ve ıspanak olmamasına özen gösterilmelidir. Çünkü bu besinlerin gaz yapma olasılığı yüksektir.

8.Verilecek sebze ve meyvalar taze ve olgun olmalı, çürük olmamalıdır. Ayrıca bebeklerde ishal yapan dut, incir gibi meyvalar erken yaşlarda verilmemeli, 1,5-2 yaştan sonra verilmelidir.

9- Bebeklere verilecek yoğurt evde hazırlanmalı, ekşi olmamalıdır. Ayrıca süzme yoğurt verilmemelidir çünkü süzme yoğurdun bebeğe hiçbir faydası yoktur.

10. Besinler biberonda karıştırılıp, bebeğe geniş deliği olan biberonla verilmemelidir. Bu ileri yaşlarda çocukta çiğneme problemlerine neden olabilir.

11. Meyva suları vitamin C kaynağı olarak tercih edilmeli ve günlük bir süt öğününün yerini almalıdır. Vitamin C ısı ile hasara uğrar bu yüzden ısıtma benmari usulü yapılmalıdır. Buzdolabında üstü kapalı saklanmalıdır.

12. Meyva suyunu aşırı vermek çocukta tokluğa sebep olur. Bebek başka şey yemek istemez

13. Bebeklerde tercih edilen karbonhidratlar pirinç ve buğday unlarıdır. Nişastanın hiçbir besin değeri olmadığı ve verilmemesi gerektiği unutulmamalıdır. Ayrıca mısır ununun da aminoasit dengesi bozuk olduğu için süt çocuğu döneminde verilmemesi daha uygundur.

14 Hazırlanan yiyeceklerin mikroplardan iyice arındırılmış olması ve mama kaplarının temiz tutulmasına dikkat edilmelidir.

15. Ilk ek besin denemesi için sabah veya akşam öğünlerini kullanmak doğru değildir; en doğru zamanlar öğlen veya ikindi öğünleridir.

16. Yiyecekler süt ya da mama ile karıştırarak verilmemelidir.

17. Sebzeler pişirilirken az miktarda su ile pişirilmelidir.

18. “Ek besin olarak öncelikle sebze maması mı, yoksa pirinç maması mı ?” sorusuna yanıt: anne sütü kadar değerli olabilecek olan sebze mamasıdır. Ancak tadı anne sütünden oldukça farklı olduğu için bebek, bu mamaya başlangıçta sorun çıkabilir ve mamayı reddedebilir. Pirinç maması ise alerjik bünyeye sahip bebeklerde öncelikli olmalıdır. Ancak görüntüsü ve tadı süte benzediği için bebek bunu kaşıkla almayı reddedebilir.

19. Yeni bir besin tüm çocuklar tarafından hemen kabul edilmez. İlk denemede almazsa ; 1-2 gün sonra ve çocuk aç olduğu bir sırada tekrar denenir. Yine almazsa 1 hafta sonraya ertelenir. Bir hafta sonra da olmazsa ; bir kaşık sevdiği besinden, bir kaşık da sevmediği besinden verilerek alıştırılmaya çalışılır.

20. Ek besin olarak hazırlanan mamalar, biberonla verilmekten çok kaşıkla verilmesi tercih edilmelidir.

21. Besinler soğuk veya çok sıcak olmamalı, ılık olmalıdır. Bebekler ılık besinleri daha çok severek alırlar.

22.Çocuk hasta iken yeni besinlere başlamak doğru değildir. Sevdiği ya da kolayca aldığı besinleri vermek daha uygundur.

23. Çocuğun beslenmesi için her öğün 20-30 dk.lık bir zaman ayrılmalıdır. 5-10 dk içinde midesi doldurulan bir çocuk daha çok hava yutar. Buna bağlı olarak da kusmalar ve karın ağrıları görülebilir.

24.Yemek suyu ya da et suyu tek başına besleyici bir besin değildir.Bu nedenle bunların içine ekmek doğrayarak vermek doğru değildir. Bunun yerine yemek taneleri suyun içinde ezilip verilmeli, et suyu da çeşitli çorbaların yapımında kullanılmalıdır.

25. Çay, kolalı yiyecekler, hazır çorbalar bu yaş grubuna verilmemelidir.

26. Her yeni gıdadan sonra kakada bazı değişiklikler olabileceği bilinerek telaşlanılmamalıdır. Muz, muhallebi, pirinç kabızlık yaparken, yeni başlanan meyva suları ve sebze çorbaları ise daha sulu ve yeşil dışkılamaya sebep olabilir.

27. Patates, pirinç, makarna , ekmek vb. nişastalı yiyecekler çok kalorili yiyeceklerdir. Bunların yerine daha besleyici yiyecekler tercih edilmelidir.

28. Bebek 1 yaşına geldiğinde artık aile sofrasına katılabilir. Fakat küçük parçalı ve sert yiyeceklerin solunum yollarına kaçabileceği düşünülerek dikkatli olunmalıdır.

29. Bebeğin beslendiği yer geniş olmalı ve duvardan ve mobilyadan uzak olmalıdır.

EK GIDALAR NASIL HAZIRLANMALIDIR?

Meyve Suyu:

Meyveler iyice yıkanır, kabukları soyulur ve cam rendede rendelenir. Temiz bir tel süzgeç veya tülbentle süzülerek suyu elde edilir. Meyve suyuna başlandıktan bir iki hafta sonra püre halinde verilebilir. Meyve sularına şeker eklenmemelidir. Anne sütü ile birlikte verilmemelidir. Meyve suyu, ezme ya da püresi anne sütü verildikten en az iki saat sonra verilmelidir.

Sebze Çorbası:

Meyve suyuna başlandıktan iki hafta kadar sonra öğle öğününde verilmek üzere patates, havuç, pirinç ve taze sebzelerden günlük olarak hazırlanır. Bir iki tatlı kaşığından başlanarak yavaş yavaş arttırılır. Dört haftalık bir süre içinde tam sebze püresine geçilir. Bakla ve patlıcan bebek beslenmesinde tercih edilmez.

1. Hafta (sebze çorbası) :
3-4 su bardağı su, 2 orta boy havuç, 1 orta boy patates 45 dakika kapaklı kapta pişirilir. Tel süzgeçle hiç ezmeden suyu bir başka kaba alınır. Bir çay kaşığı irmik ilavesiyle tekrar 5-10 dakika pişirilir. Sıvı miktarı 200 gram olacak şekilde ayarlanır.

2. Hafta (basit sebze püresi) :
Aynı şekilde pişirilir. Havuç ve patatesler tel süzgeçten tamamen ezilerek püre olarak geçirilir. Bu pürenin içine yine irmik katılarak mamanın hazırlanması tamamlanır.

3. Hafta (karışık sebze püresi) :
Havuç ve patatesin yanına 1 çay kaşığı pirinç ve her gün bir yenisi ilave edilmek üzere mevsimlik sebzeler eklenir. Örneğin ilk gün 3-4 yaprak maydanoz, ertesi gün maydanoz ve bir kaç yaprak ıspanak, sonraki gün ilaveten dörtte bir enginar, daha sonra dörtte bir domates gibi .. Tel süzgeçten ya da blenderden geçirilerek elde edilen püreye yine bir çay kaşığı irmik eklenerek 5 dakika daha pişirilir.

4. Hafta (tam sebze püresi) :
Ayrıntılarıyla anlattığım şekilde hazırlanan püreye 1 çay kaşığı zeytin yağı veya pastörize tereyağı katılır.

Altıncı aydan itibaren sebze çorbası ya da püresine 1 yemek kaşığı kıyma (3 kez çekilmiş yağsız sinirsiz dana) eklenmelidir.

Not: Çocuklara TUZ 12.aydan sonra çok az olarak verilebilir..

Muhallebi:

Tahılların içindeki nişastayı sindiren salgılar dördüncü aydan itibaren artmaya başlar. Bu nedenle 4-6 aydan sonra verilebilir.

1 su bardağı süt, bir tatlı kaşığı pirinç unu, 1 tatlı kaşığı toz şekerle yapılır. Soğuk sütün bir kısmıyla pirinç unu iyice ezilir, kalan süt eklenir karıştırılarak pişirilir. Ateşten indirmeye yakın şeker eklenir. İlk günlerde süt sulandırılabilir. Muhallebi, kutu mamalarla da hazırlanabilir. Özellikle inek sütü proteinlerine duyarlı olan bebeklerde bu durum tercih edilir. Bir su bardağı su 1 tatlı kaşığı pirinç unu karıştırılarak pişirilir. Ateşten indirildikten sonra içine 5-6 ölçek hazır mama toz halinde katılır. Topaklanma durumunda tel süzgeçten geçirilir. Son yıllarda süt çocukluğu döneminde inek sütünün hiç kullanılmaması yönünde olan görüşler giderek ağırlık kazanmaktadır.

Yoğurt:

Süt kaynatılır, elin dayanabileceği sıcaklığa kadar soğutulur. 1 litre süt içine bir çorba kaşığı yoğurt 1-2 kaşık sütle sulandırılarak eklenir, yavaşça karıştırılır. Hareket ettirmeksizin sıcaklığını koruyabilecek şekilde 3-4 saat bekletilir. Bir kase kadar ikindi öğünü olarak verilir.

Kahvaltı:

Çocuk altı ya da yedi ayını bitirdikten, sebze püresi, muhallebi, yoğurt gibi gıdalara iyice alıştıktan sonra kahvaltılara başlanır. Süt, beyaz peynir, reçel, pekmez, ekmek veya bebe bisküvisi başlıca malzemelerdir. Tuzu alınmış bir parça beyaz peynir ve reçel sütle ezilir. Karışıma ekmek içi katılır. Bu amaçla 3-4 bebe bisküvisi kullanılabilir. Kahvaltıya önce 1-2 tatlı kaşığı olarak başlanır, miktarı giderek arttırılır. Bal allerji yapma olasılığı nedeniyle bir yaşından önce tercih edilmez. İstenirse 1 çay kaşığı yağ (zeytinyağı tercih edilir) eklenebilir. Bir süre sonra peynir, reçel, yağ ve ekmek sütten ayrı olarak verilebilir.

Yumurta:

Katı olarak pişirilmiş yumurtanın sarısı 1 çay kaşığı miktarından 5. Aydan itibaren başlanıp giderek arttırılmak suretiyle kahvaltıya ilave olarak verilir. Bir haftanın sonunda bebeğiniz bir tam yumurta sarısı yiyebilir. İyice alışmış olan çocuklara yumurta kayısı kıvamında verilebilir. Yumurtanın beyazının 7.-8. Aydan önce verilmesi genellikle tercih edilmez.

Tahıllı Çorbalar:

Mercimek, yoğurtlu yayla, acısız tarhana çorbası gibi gıdalar, taze sebze çorbalarına alıştırılmış olan bebeklere 6. aydan sonra değişik tatları öğretmek amacıyla verilebilir. Tahıllar kuru baklagillerle birlikte kullanılırsa kaliteli protein kaynağı şekline gelir.

Hazırlanışı :
Bir tencereye süt konur 1 silme yemek kaşığı pirinç unu , yarım çay bardağı domates suyu veya ezmesi eklenip pişirilir. 1 tatlı kaşığı zeytinyağı ilave edilerek çocuğa yedirilir. Un katılmadığında çok az ekmek içi ufalanıp verilebilir.

Not: Bebeklere inek sütü 1 yaşından önce verilmemelidir. Çocuklara TUZ 12.aydan sonra çok az olarak verilebilir..

Tarhana Çorbası

(360 Kal,3.5 gr. protein): (2 porsiyon)

Yoğurt (150 cc) (bir buçuk çay bardağı)
Buğday unu (2 yemek kaşığı)
Değişik sebzeler
1 tatlı kaşığı zeytinyağı

Not: Çocuklara TUZ 12.aydan sonra çok az olarak verilebilir.

Mercimek Çorbası

(200 Kal, 3gr protein)

(2 porsiyon)
2 yemek kaşığı mercimek
1 boy havuç
1 küçük boy patates
¼ küçük dilim soğan
1 çay bardağı su

Hazırlanışı:
Bir tencereye 2 yemek kaşığı mercimek, 2 çay bardağı su konur. 1 küçük boy havuç, patates ve soğan rendelenip,1 yemek kaşığı zeytinyağı eklenip pişirilir.

Not: Çocuklara TUZ 12.aydan sonra çok az olarak verilebilir.

Etli Sebze Yemekleri (tavuk, dana kıyma) (250 Kal, 8 gr. protein)

(2 porsiyon)
30 gr. (1 köfte kadar) et
1 yemek kaşığı pirinç
1 sebze( ıspanak, kabak, domates, semizotu)
1 tatlı kaşığı zeytinyağı
1 küçük soğan

Hazırlanışı:
Sebzeler doğranarak bir tencereye konur, 1yemek kaşığı pirinç,mercimek, bulgur ile 1 tatlı kaşığı zeytinyağı az su konup pişirilir. Sebzenin türüne göre dolma şeklinde veya kıymalı sebze yemeği olarak yedirilir.

Et ve Sakatat:

Et kıyma ya da püre olarak 5. Aydan sonra çorbalara eklenerek verilebilir. Karaciğer 7.-8. Aydan itibaren verilse de krc kistlerinin olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Beyin yağlı olduğu için ve bazı hastalıkların kaynağı olduğu için tavsiye edilmez.

Sebze çorbasıyla birlikte, yağsız sinirsiz üç kez çekilmiş dana kıymasından baharatsız olarak hazırlanmış 1-2 köfte 6. Aydan itibaren verilebilir.

Izgara Köfte (70Kal, 6gr protein)

(1 porsiyon)
30 gr. yağsız iki kere çekilmiş dana kıyma
çok az ekmek içi
çok az maydanoz

HAZIRLANIŞI:
Ekmek içi az ıslatılır maydanoz ve kıyma ile yoğrulur, ıslatılmış fırında veya ekmek yerine pirinç konularak sulu köfte yedirilebilir.

Balık ve Tavuk:

Bebeğiniz yedi sekiz aylık olduğunda kıymaya alternatif olarak püre halinde öğle öğününde tavuk ve kılçıksız balık eti verebilirsiniz.

Çay: Çayın besleyici hiç bir değeri yoktur. Aksine diğer gıdaların besleyici değerini düşürür, barsaklardan demir emilimini bozarak kansızlığa yol açabilir. Bu bakımdan süt çocuğu beslenmesinde yeri yoktur.

0 yorum:

GOOGLE REKLAM